DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
da {adv} ... yüzünden {adv}
da {adv} al! {adv}
da {adv} bu {adv}
da {adv} bu durum karşısında {adv}
da {adv} bu durumda {adv}
da {adv} bu şartlar altında {adv}
da {adv} bu sırada {adv}
da {adv} burada {adv}
da {prp} çünkü {öt}
da {adv} -dan {adv}
da {adv} -den {adv}
da {adv} için {adv}
da {adv} o {adv}
da {adv} o anda {adv}
da {adv} o sırada {adv}
da {adv} o vakit {adv}
da {a} o zaman {a}
da {adv} orada {adv}
da {prp} sebebiyle {öt}
da {adv} şu {adv}
da {adv} şurada {adv}
da {adv} tut! {adv}
da {adv} yakala! {adv}
da {prp} yüzünden {öt}
da {adv} zira {adv}
da ... entweder ... oder ... {allg} ya ... ya {allg}
da beißt die Maus keinen Faden ab {allg} bu iki kere iki dört eder gibi değişmez {allg}
da bleibt kein Auge trocken {allg} gülmekten gözleri yaşarmak {allg}
da bleibt kein Auge trocken {allg} gülmekten karnına kramp girmek {allg}
da capo {allg} [Mus]bir defa daha {allg}
da capo {allg} [Mus]yeni baştan {allg}
da capo verlangen {allg} bir defa daha istemek {allg}
da geht einem das Herz auf {allg} içini açmak {allg}
da geht einem das Herz auf {allg} içini dökmek {allg}
da haben wir die Bescherung {allg} çattık belaya {allg}
da haben wir es {allg} işte gördün mü! {allg}
da haben wir's {allg} işte gördün şimdi {allg}
da haben wir's! {allg} işte gördün şimdi {allg}
da ist der Teufel los {allg} her şey allak bullak oldu {allg}
da ist der Wurm drin {allg} işin içinde bir bityeniği var {allg}
da ist guter Rat teuer {allg} çare bulmak çok zor {allg}
da ist nichts zu holen {allg} bu kazanç getirmez {allg}
da ist nichts zu wollen {allg} elden bir şey gelmez {allg}
da kannst du lange warten {allg} çok beklersin {allg}
da kannst du warten bis du schwarz wirst {allg} çok beklersin {allg}
Da kommt mein Vater {allg} işte babam geliyor! {allg}
da liegt der Hase im Pfeffer {allg} işte esas sorun burada {allg}
da liegt der Hase im Pfeffer {allg} işte işin güçlüğü burada yatıyor! {allg}
da liegt der Hund begraben {allg} işin güç yanı asıl bu {allg}
da liegt der Hund begraben {allg} işin püf noktası budur {allg}
da liegt der Hund begraben {allg} işte sorun burada {allg}
da sei Gott vor {allg} Allah göstermesin {allg}
da sein {v} bir şeyle mükellef olmak {fi}
da sein {v} bir yere gelmiş olmak {fi}
da sein {v} hazır olmak {fi}
da sein {v} mevcut olmak {fi}
da sein {v} orada bulunmak {fi}
da sein {v} orada olmak {fi}
da sein {v} var olmak {fi}
da sein {v} varmış olmak {fi}
da und dort {allg} orada burada {allg}
da wird auch nur mit Wasser gekocht {allg} okka her yerde dört yüz dirhem {allg}
da! {allg} işte {allg}
dabehalten {v} alıkoymak {fi}
dabehalten {v} muhafaza etmek {fi}
dabehalten {v} saklamak {fi}
dabei {adv} ama {adv}
dabei {adv} ancak {adv}
dabei {adv} ayrıca {adv}
dabei {adv} bir de {adv}
dabei {adv} bitişiğinde {adv}
dabei {adv} bu arada {adv}
dabei {adv} bu sırada {adv}
dabei {adv} buna mukabil {adv}
dabei {adv} buna rağmen {adv}
dabei {adv} bundan başka {adv}
dabei {adv} bununla beraber {adv}
dabei {adv} bununla birlikte {adv}
dabei {adv} dibinde {adv}
dabei {adv} fakat {adv}