TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
çalı {i} der Busch {m}
çalı {i} die Hecke {f}
çalı {i} [bitk]die Staude {f}
çalı {i} der Strauch {m}
çalı bülbülü {i} die Dorngrasmücke {f}
çalı bülbülü {i} die Grasmücke {f}
çalı çırpı {i} das Dorngestrüpp {n}
çalı çırpı {i} das Gestrüpp {n}
çalı çırpı {i} [bitk]das Reisig {n}
çalı çırpı {i} [bitk]das Reisigholz {n}
çalı çırpı demeti {i} das Reisbündel {n}
çalı çırpı demeti {i} das Reisigbündel {n}
çalı çırpıyla örtülü {s} buschig {adj}
çalı demeti {i} die Faschine {f}
çalı demeti {i} [bitk]der Quast {m}
çalı fasulyesi {i} die Bohne {f}
çalı fasulyesi {i} die Gartenbohne {f}
çalı gibi zayıf {s} besendürr {adj}
çalı muşmulası {i} [bitk]der Feuerdorn {m}
çalı süpürgesi {i} [bitk]die Baumheide {f}
çalı süpürgesi {i} der Besen {m}
çalı süpürgesi {i} der Borstwisch {m}
çalı süpürgesi {i} der Reisbesen {m}
çalı süpürgesi {i} der Reisigbesen {m}
çalı veya otlardan yapılma çit {i} die Bräme {f}
çalı veya otlarla çit yapmak {v} bräen {v}
çalı yığını {i} die Faschine {f}
çalıdikeni {i} [bitk]der Schlehbusch {m}
çalıdikeni {i} [bitk]der Schlehdorn {m}
çalıgülü {i} [bitk]die Heckenrose {f}
çalıhorozu {i} der Auerhahn {m}
çalıhorozu {i} der Rackelhahn {m}
çalıkavak {i} die Korbweide {f}
çalıkavak {i} die Weide {f}
çalıkuşu {i} [hayb]das Goldhähnchen {n}
çalıkuşu {i} [hayb]der Zaunkönig {m}
çalılarla örtülü {s} [bitk]strauchig {adj}
çalılık {i} der Busch {m}
çalılık {i} das Buschholz {n}
çalılık {s} buschig {adj}
çalılık {i} der Buschwald {m}
çalılık {i} [bitk]das Buschwerk {n}
çalılık {i} das Dickicht {n}
çalılık {i} der Dosten {m}
çalılık {i} [bitk]das Gebüsch {n}
çalılık {i} das Gesträuch {n}
çalılık {i} das Gestrüpp {n}
çalılık {i} die Heide {f}
çalılık {i} der Horst {m}
çalılık {i} [bitk]die Macchi {f}
çalılık {i} [bitk]das Reisig {n}
çalılık {s} [bitk]strauchig {adj}
çalılık {i} [bitk]das Strauchwerk {n}
çalılık {i} [bitk]das Unterholz {n}
çalılık arazi {i} das Heideland {n}
çalım {i} die Angeberei {f}
çalım {i} [sp]das Dribbling {n}
çalım {i} [sp]die Finte {f}
çalım {i} [sp]das Manöver {n}
çalım atmak {itr} [sp]dribbeln {itr}
çalım atmak {v} [sp]tricksen {v}
çalım atmak {v} [sp]umspielen {v}
çalım satan kişi {i} der Poseur {m}
çalım satma {i} die Protzerei {f}
çalım satmak {fi} dicktun {v}
çalım satmak {fi} großtun {v}
çalım satmak {itr} prahlen {itr}
çalım satmak {fi} dicketun {v}
çalım yapmak {itr} [sp]dribbeln {itr}
çalımlama {i} [sp]das Dribbling {n}
çalımlı {s} wichtigtuerisch {adj}
çalımlı kimse {i} der Poseur {m}
çalımlı yürümek {itr} schwänzeln {itr}
çalınabilen müzik parçaları {i} [müz]das Repertoire {n}
çalınması zorunlu ikinci ses {s} [müz]obligat {adj}
çalınmış {adv} gestohlen {adv}
çalınmış mallar {i} die Hehlerware {f}
çalıntı {adv} gestohlen {adv}
çalıntı {i} das Plagiat {n}
çalıntı eser {allg} literarischer Diebstahl {allg}
Indirekte Treffer
bodur çalı {i} [bitk]der Zwergstrauch {m}
çalı bülbülü {i} die Dorngrasmücke {f}
çalı bülbülü {i} die Grasmücke {f}
çalı çırpı {i} [bitk]das Reisigholz {n}
çalı çırpı {i} [bitk]das Reisig {n}
çalı çırpı {i} das Gestrüpp {n}
çalı çırpı {i} das Dorngestrüpp {n}
çalı çırpı demeti {i} das Reisigbündel {n}
çalı çırpı demeti {i} das Reisbündel {n}
çalı çırpıyla örtülü {s} buschig {adj}
çalı demeti {i} [bitk]der Quast {m}
çalı demeti {i} die Faschine {f}
çalı fasulyesi {i} die Gartenbohne {f}
çalı fasulyesi {i} die Bohne {f}
çalı gibi zayıf {s} besendürr {adj}
çalı muşmulası {i} [bitk]der Feuerdorn {m}
çalı süpürgesi {i} der Reisigbesen {m}
çalı süpürgesi {i} der Reisbesen {m}
çalı süpürgesi {i} der Borstwisch {m}
çalı süpürgesi {i} der Besen {m}
çalı süpürgesi {i} [bitk]die Baumheide {f}
çalı veya otlardan yapılma çit {i} die Bräme {f}
çalı veya otlarla çit yapmak {v} bräen {v}
çalı yığını {i} die Faschine {f}
dikenli çalı {i} [bitk]der Dornbusch {m}
dikenli çalı {i} der Dornstrauch {m}
sarı çalı meyvesi {i} [bitk]die Berberitze {f}