TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
gürültü {i} die Ausgelassenheit {f}
gürültü {i} der Braus {m}
gürültü {i} [metr]der Donner {m}
gürültü {i} der Eklat {m}
gürültü {i} das Gebrause {n}
gürültü {i} das Gekreische {n}
gürültü {i} das Gelärme {n}
gürültü {i} das Gerassel {n}
gürültü {i} das Geratter {n}
gürültü {i} das Geräusch {n}
gürültü {i} das Gerumpel {n}
gürültü {i} das Gestampfe {n}
gürültü {i} das Getöse {n}
gürültü {i} [metr]das Gewitter {n}
gürültü {i} das Hallo {n}
gürültü {i} der Kladderadatsch {m}
gürültü {i} der Klamauk {m}
gürültü {i} der Krach {m}
gürültü {i} der Krakeel {m}
gürültü {i} der Krawall {m}
gürültü {i} der Lärm {m}
gürültü {i} der Laut {m}
gürültü {i} die Lautheit {f}
gürültü {i} der Radau {m}
gürültü {i} die Randale {f}
gürültü {i} der Rummel {m}
gürültü {i} der Schall {m}
gürültü {i} der Skandal {m}
gürültü {i} der Spektakel {m}
gürültü {i} der Spuk {m}
gürültü {i} die Streiterei {f}
gürültü {i} [müz]das Tamtam {n}
gürültü {i} das Trara {n}
gürültü {i} der Tumult {m}
gürültü {i} die Unruhe {f}
gürültü bolluğu {i} die Klangfülle {f}
gürültü çıkaran çocuklar {i} die Rasselbande {f}
gürültü çıkararak çarpmak {itr} bumsen {itr}
gürültü çıkararak etrafını rahatsız eden kişi {i} der Randalierer {m}
gürültü çıkarmak {itr} krakeelen {itr}
gürültü çıkarmak {allg} Lärm machen {allg}
gürültü çıkarmak {itr} randalieren {itr}
gürültü çıkarmak {itr} schallen {itr}
gürültü çıkarmak {itr} spektakeln {itr}
gürültü etkisi {i} die Immission {f}
gürültü etmek {itr} bullern {itr}
gürültü etmeyin! {allg} tobt nicht {allg}
gürültü geçirmez {s} schalldicht {adj}
gürültü ile kapanmak {itr} klappen {itr}
gürültü ile kapatmak {fi} zuknallen {v}
gürültü kesen duvar {i} die Lärmschutzwand {f}
gürültü kirlenmesi {i} die Lärmbelästigung {f}
gürültü kirliliği {i} die Lärmbelastung {f}
gürültü patırtı {i} das Gehämmer {n}
gürültü patırtı {i} der Grober Unfug {m}
gürültü patırtı {i} der Klimbim {m}
gürültü patırtı {i} das Spektakel {n}
gürültü patırtı {i} der Tumult {m}
gürültü patırtı {i} der Wirbel {m}
gürültü patırtı etmek {fi} randalieren {v}
gürültü patırtılı {allg} hier ist die Hölle los {allg}
gürültü seviyesi {i} der Geräuschpegel {m}
gürültü seviyesi {i} der Lärmpegel {m}
gürültü yalıtımı {i} [tek]die Schallisolierung {f}
gürültü yapmak {itr} lärmen {itr}
gürültü yapmak {allg} laut sein {allg}
gürültü yapmak {allg} Randale machen {allg}
gürültü yapmak {itr} rattern {itr}
gürültü yapmak {itr} rumoren {itr}
gürültü {a} ausgelassen {a}
gürültü {i} der Krakeeler {m}
gürültü {i} der Lärmer {m}
gürültü {i} der Lärmmacher {m}
gürültüden rahatsız olma {i} die Lärmbelästigung {f}
gürültü {a} ausgelassen {a}
gürültü {s} geräuschvoll {adj}
gürültü {adv} lärmend {adv}
gürültü {s} laut {adj}
gürültü {s} tumultuös {adj}
gürültü {s} turbulent {adj}
Indirekte Treffer
büyük gürültü {i} der Heidenlärm {m}
çok gürültü yapmak {allg} viel Staub aufwirbeln {allg}
çok gürültü yapmak {v} übertönen {v}
engellenmeden patırtı gürültü yapmak {fi} austollen {v}
gürültü bolluğu {i} die Klangfülle {f}
gürültü çıkaran çocuklar {i} die Rasselbande {f}
gürültü çıkararak çarpmak {itr} bumsen {itr}
gürültü çıkararak etrafını rahatsız eden kişi {i} der Randalierer {m}
gürültü çıkarmak {allg} Lärm machen {allg}
gürültü çıkarmak {itr} krakeelen {itr}
gürültü çıkarmak {itr} spektakeln {itr}
gürültü çıkarmak {itr} schallen {itr}
gürültü çıkarmak {itr} randalieren {itr}
gürültü etkisi {i} die Immission {f}
gürültü etmek {itr} bullern {itr}
gürültü etmeyin! {allg} tobt nicht {allg}
gürültü geçirmez {s} schalldicht {adj}
gürültü ile kapanmak {itr} klappen {itr}
gürültü ile kapatmak {fi} zuknallen {v}
gürültü kesen duvar {i} die Lärmschutzwand {f}
gürültü kirlenmesi {i} die Lärmbelästigung {f}
gürültü kirliliği {i} die Lärmbelastung {f}
gürültü patırtı {i} der Grober Unfug {m}
gürültü patırtı {i} das Gehämmer {n}
gürültü patırtı {i} der Wirbel {m}
gürültü patırtı {i} der Tumult {m}
gürültü patırtı {i} das Spektakel {n}
gürültü patırtı {i} der Klimbim {m}
gürültü patırtı etmek {fi} randalieren {v}
gürültü patırtılı {allg} hier ist die Hölle los {allg}
gürültü seviyesi {i} der Lärmpegel {m}
gürültü seviyesi {i} der Geräuschpegel {m}
gürültü yalıtımı {i} [tek]die Schallisolierung {f}
gürültü yapmak {allg} laut sein {allg}
gürültü yapmak {itr} lärmen {itr}
gürültü yapmak {itr} rumoren {itr}
gürültü yapmak {itr} rattern {itr}
gürültü yapmak {allg} Randale machen {allg}
hafif gürültü {allg} leises Geräusch {allg}
kalabalıktan çıkan gürültü {i} der Trubel {m}
kuru gürültü {allg} viel Lärm um nichts {allg}
kuru gürültü {allg} blinder Lärm {allg}
patırtı gürültü {i} das Getümmel {n}
şiddetli gürültü {i} der Höllenkrach {m}
şiddetli gürültü {i} der Höllenlärm {m}