varını voğunu içkiye yatırmak {v} | vertrinken {v} |
|
varını yoğunu almak {fi} | auspowern {v} |
|
varını yoğunu eğlence için yiyip bitirmek {v} | verprassen {v} |
|
varını yoğunu emmek {fi} | auszehren {v} |
|
varını yoğunu feda etmek {allg} | sein ganzes Hab und Gut opfern {allg} |
|
varını yoğunu kaybetmek {allg} | vor dem Nichts stehen {allg} |
|
varını yoğunu satmak {allg} | Waren abgeben {allg} |
|
varını yoğunu vermek {allg} | sein letztes Hemd hergeben {allg} |
|
önemsiz bir şey için varını yoğunu harcamak {v} | verzetteln {v} |
|
varını voğunu içkiye yatırmak {v} | vertrinken {v} |
|
varını yoğunu almak {fi} | auspowern {v} |
|
varını yoğunu eğlence için yiyip bitirmek {v} | verprassen {v} |
|
varını yoğunu emmek {fi} | auszehren {v} |
|
varını yoğunu feda etmek {allg} | sein ganzes Hab und Gut opfern {allg} |
|
varını yoğunu kaybetmek {allg} | vor dem Nichts stehen {allg} |
|
varını yoğunu satmak {allg} | Waren abgeben {allg} |
|
varını yoğunu vermek {allg} | sein letztes Hemd hergeben {allg} |
|