TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
yukarıda {adv} droben {adv}
yukarıda {s} hoch gestellt {adj}
yukarıda {a} oben {a}
yukarıda açıklandığı gibi {allg} wie oben gesagt {allg}
yukarıda adı geçen {adv} eben genannt {adv}
yukarıda adı geçen {adv} oben erwähnt {adv}
yukarıda adı geçen olay {mf} Obige {mf}
yukarıda adıgeçen {adv} eingangserwähnt {adv}
yukarıda anılan {adv} eben genannt {adv}
yukarıda anılan {adv} eingangserwähnt {adv}
yukarıda belirtilen {s} obig {adj}
yukarıda olmak {allg} oben sein {allg}
yukarıda sözü geçen {allg} oben erwähnt {allg}
yukarıda üstünde {adv} oben {adv}
yukarıda üstüne {adv} oben {adv}
yukarıdaki {a} obig {a}
yukarıdaki {s} vorstehend {adj}
yukarıdan {tan.} herab {Art.}
yukarıdan {allg} von oben {allg}
yukarıdan aşağı {adv} hinab {adv}
yukarıdan aşağı {allg} von oben herab {allg}
yukarıdan aşağı {allg} von oben nach unten {allg}
yukarıdan aşağıya {s} senkrecht {adj}
yukarıdan aşağıya düşmek {fi} herabfallen {v}
yukarıdan aşağıya inmek {fi} niederprasseln {v}
yukarıdan bakış {i} der Achselblick (verächtlich) {m}
yukarıdan bakış {i} die Aufsicht {f}
yukarıdan gelen emir {allg} Befehl von oben {allg}
yukarıdan kesmek {allg} einen großen Mund haben {allg}
Indirekte Treffer
en yukarıda {adv} zuoberst {adv}
en yukarıda {adv} zuhöchst {adv}
yukarıda açıklandığı gibi {allg} wie oben gesagt {allg}
yukarıda adı geçen {adv} oben erwähnt {adv}
yukarıda adı geçen {adv} eben genannt {adv}
yukarıda adı geçen olay {mf} Obige {mf}
yukarıda adıgeçen {adv} eingangserwähnt {adv}
yukarıda anılan {adv} eingangserwähnt {adv}
yukarıda anılan {adv} eben genannt {adv}
yukarıda belirtilen {s} obig {adj}
yukarıda olmak {allg} oben sein {allg}
yukarıda sözü geçen {allg} oben erwähnt {allg}
yukarıda üstünde {adv} oben {adv}
yukarıda üstüne {adv} oben {adv}