DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
bleib am Ball {allg} peşini bırakma {allg}
Bleib auf dem Teppich {allg} Ayağını yorganına göre uzat {allg}
die Bleibe {f} ikametgah {i}
die Bleibe {f} konaklayacak yer {i}
die Bleibe {f} mesken {i}
die Bleibe {f} misafirhane {i}
die Bleibekleidung {f} kurşun levha kaplama {i}
bleiben {itr} artakalmak {itr}
bleiben {itr} durmak {itr}
bleiben {itr} gecikmek {itr}
bleiben {itr} geriye artmak {itr}
bleiben {itr} ısrar etmek {itr}
bleiben {itr} kalmak {itr}
bleiben {itr} [mil.]şehit düşmek {itr}
bleiben {itr} yatıya kalmak {itr}
bleiben {itr} yatmak {itr}
bleiben lassen {v} bırakmak {fi}
bleiben lassen {v} bulaşmamak {fi}
bleiben lassen {v} el sürmemek {fi}
bleiben lassen {v} karışmamak {fi}
bleiben lassen {v} yapmamak {fi}
bleiben Sie gesund {allg} esen kalın {allg}
bleiben Sie gesund {allg} esen kalın! {allg}
bleiben Sie gesund! {allg} esen kalın {allg}
bleibend {a} baki {a}
bleibend {adj} devamlı {s}
bleibend {adj} durmadan {s}
bleibend {adj} kalıcı {s}
bleibend {adj} mütemadiyen {s}
bleibend {adj} sürekli {s}
bleibende Härte {allg} daimi sertlik {allg}
bleibende Härte {allg} kalıcı sertlik {allg}
bleibender Magnet {allg} daimi mıknatıs {allg}
das Bleiberecht {n} kalma hakkı {i}
das Bleiberecht {n} oturma hakkı {i}
das Bleibergwerk {n} [Berg]kurşun madeni {i}
das Bleiblech {n} kurşun levha {i}
die Bleibüchse {f} kurşun levha kutu {i}
Indirekte Treffer
die bleib am Ball {allg} peşini bırakma {allg}
Bleib auf dem Teppich {allg} Ayağını yorganına göre uzat {allg}