TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
bırakma {i} [huk]der Abandon {m}
bırakma {i} die Abandonnierung {f}
bırakma {i} der Abbruch {m}
bırakma {i} die Ablegung {f}
bırakma {i} die Hausaufgabe {f}
bırakma {i} die Auflassung {f}
bırakma {i} die Aussetzung {f}
bırakma {i} die Entwerung {f}
bırakma {i} der Erlass {m}
bırakma {i} die Freistellung {f}
bırakma {i} die Hinterlassung {f}
bırakma {i} die Resignation {f}
bırakma {i} die Trennung {f}
bırakma {i} die Zurücklassung {f}
bırakma {i} die Aufgabe {f}
bırakma beyanı {i} die Abandonerklärung {f}
bırakma beyannamesi {i} der Abandonrevers {m}
bırakma hakkı {i} das Abandonrecht {n}
bırakmak {v} abandonnieren {v}
bırakmak {fi} abbrechen {v}
bırakmak {fi} abgeben {v}
bırakmak {v} ablegen {v}
bırakmak {itr} abschwenken {itr}
bırakmak {fi} abstellen {v}
bırakmak {fi} abtreten {v}
bırakmak {allg} an den Nagel hängen {allg}
bırakmak {fi} aufgeben {v}
bırakmak {fi} auflassen {v}
bırakmak {fi} aussetzen {v}
bırakmak {v} belassen {v}
bırakmak {fi} bleiben lassen {v}
bırakmak {fi} deponieren {v}
bırakmak {fi} Eine Verantwortung quittieren {v}
bırakmak {allg} einer Sache entrückt sein {allg}
bırakmak {allg} eingehen lassen {allg}
bırakmak {fi} entweren {v}
bırakmak {fi} auf sich beruhen lassen {v}
bırakmak {allg} sein lassen {allg}
bırakmak {fi} fortlassen {v}
bırakmak {fi} freistellen {v}
bırakmak {fi} hinlassen {v}
bırakmak {fi} hinterlassen {v}
bırakmak {allg} jdn im Stich lassen {allg}
bırakmak {v} lassen {v}
bırakmak {fi} liegen lassen {v}
bırakmak {fi} loskoppeln {v}
bırakmak {fi} loslassen {v}
bırakmak {fi} nachlassen {v}
bırakmak {fi} niederlegen {v}
bırakmak {fi} preisgeben {v}
bırakmak {v} räumen {v}
bırakmak {itr} resignieren {itr}
bırakmak {fi} sausenlassen {v}
bırakmak {fi} sein lassen {v}
bırakmak {itr} abkehren {itr}
bırakmak {allg} abwenden von etw {allg}
bırakmak {fi} lossagen {v}
bırakmak {fi} stehen lassen {v}
bırakmak {v} überlassen {v}
bırakmak {fi} überliefern {v}
bırakmak {v} verlassen {v}
bırakmak {fi} weglassen {v}
bırakmak {fi} weglaufen {v}
bırakmamak {fi} festhalten {v}
Indirekte Treffer
açıkta bırakma {i} die Enttarnung {f}
bir yere bırakma {i} [tic]die Platzierung {f}
birisine bırakma {i} die Vergebung {f}
bırakma beyanı {i} die Abandonerklärung {f}
bırakma beyannamesi {i} der Abandonrevers {m}
bırakma hakkı {i} das Abandonrecht {n}
bugünün işini yarına bırakma {allg} was du heute kannst besorgen, das verschiebe nicht auf morgen {allg}
depoya bırakma makbuzu {i} der Lagerpfandschein {m}
devre dışı bırakma {i} die Außerbetriebsetzung {f}
devre dışı bırakma {i} die Außerbetriebnahme {f}
emanet bırakma {i} die Hinterlegung {f}
emanet bırakma {i} die Deponierung {f}
emanete bırakma parası {i} das Hinterlegungsgeld {n}
etki altında bırakma {i} die Berieselung {f}
hariç bırakma {i} der Ausschluss {m}
hariç bırakma {i} die Ausschließung {f}
ileri bir tarihe bırakma {i} der Aufschub {m}
ileri bir tarihe bırakma {i} die Vertagung {f}
bırakma {i} [tic]der Ausstand {m}
bırakma eylemi {i} die Arbeitsniederlegung {f}
postalama bırakma {i} die Hausaufgabe {f}
işi bırakma {i} die Arbeitseinstellung {f}
işi bırakma {i} die Demission {f}
işi bırakma {i} die Arbeitsniederlegung {f}
işi oluruna bırakma {i} der Schlendrian {m}
işi oluruna bırakma {i} die Geduld {f}
kiraları serbest bırakma {i} die Mietpreisfreigabe {f}
kiraları serbest bırakma {i} die Mietfreigabe {f}
kötü alışkanlıklarını bırakma {i} die Entwöhnung {f}
mahrum bırakma {i} die Entziehung {f}
mahrum bırakma {i} die Denudation {f}
mahrum bırakma {i} der Entzug {m}
maruz bırakma {i} die Enttarnung {f}
miras bırakma {i} die Erblassung {f}
nadasa bırakma {i} die Brache {f}
nadasa bırakma {i} der Brachacker {m}
ortalığı bomboş bırakma {i} die Denudation {f}
özgür bırakma {i} die Erlösung {f}
özgür bırakma {i} die Entledigung {f}
peşini bırakma {allg} lass nicht locker {allg}
peşini bırakma {allg} bleib am Ball {allg}
rehin bırakma {i} die Versetzung {f}
rehin bırakma {i} der Versatz {m}
serbest bırakma {i} die Enthaftung {f}
serbest bırakma {i} die Haftentlassung {f}
serbest bırakma {i} die Auftauung {f}
serbest bırakma {i} die Freilassung {f}
serbest bırakma {i} die Ablösung {f}
serbest bırakma {i} die Freigabe {f}
serbest bırakma {i} die Erlösung {f}
serbest bırakma {i} die Entlassung {f}
serbest bırakma {i} die Liberalisierung {f}
sigarayı bırakma {i} die Rauchentwöhnung {f}
sonuçsuz bırakma {i} die Vereitelung {f}
sürüncemede bırakma {i} die Unterlassung {f}
sürüncemede bırakma {i} die Verzögerung {f}
sürüncemede bırakma {i} die Verschleppung {f}
susuz bırakma {i} die Dehydration {f}
taşınabilir malı rehin bırakma {i} die Mobiliarhypothek {f}
vasiyet ile miras bırakma {i} [huk]das Erblassen {n}
yalnız başına bırakma {i} die Absonderung {f}
yere bırakma {i} die Niederlegung {f}
yoksun bırakma {i} die Vorenthaltung {f}
yoksun bırakma {i} die Denudation {f}