TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
anlatan {i} der Erklärer {m}
anlatan {i} der Erzähler {m}
anlatan {i} die Erzählerin {f}
anlatarak inandırmak {fi} vorreden {v}
Anlatim {allg} [mim]Narration {allg}
anlatı {i} der Bericht {m}
anlatı {i} die Erzählung {f}
anlatıcı {i} der Erklärer {m}
anlatılacak bir derdi olmak {allg} etwas auf dem Herzen haben {allg}
anlatılamayan {s} unbeschreiblich {adj}
anlatılamaz {s} unaussprechlich {adj}
anlatılamaz {a} unbeschreiblich {a}
anlatılamaz {s} undefinierbar {adj}
anlatılamaz {s} unerfindlich {adj}
anlatılamaz {s} unerklärlich {adj}
anlatılamaz {s} unsagbar {adj}
anlatılamaz {s} unsäglich {adj}
anlatılmamış {s} unbeschrieben {adj}
anlatılması yasak olan mesleki sırlar {i} das Berufsgeheimnis {n}
anlatılmaya değer {s} erzählenswert {adj}
anlatım {i} der Ausdruck {m}
anlatım {i} die Erzählung {f}
anlatım {i} die Formulierung {f}
anlatım {i} die Zeichnung {f}
anlatım {i} [ed]die Narrativität {f}
anlatım bakımından {s} stilistisch {adj}
anlatım bilgisi {i} die Stilkunde {f}
anlatım bilgisi {i} die Stillehre {f}
anlatım bilimi {i} die Stilistik {f}
anlatım dersi {i} der Ausdrucksunterricht {m}
anlatım tarzı {i} die Ausdrucksweise {f}
anlatım üslubu {i} die Erzählweise {f}
anlatım zorluğu hastalığı {i} [hek]die Brachylogie {f}
anlatımlı {s} [müz]cantabile {adj}
anlatımlı {s} ausdrucksvoll {adj}
anlatımlı {s} ausdrucksstark {adj}
anlatımlı ders {i} der Ausdrucksunterricht {m}
anlatımsal {s} expressiv {adj}
anlatımsallık işlevi {i} die Ausdrucksfunktion {f}
anlatırken eskiye dönmek {fi} ausholen {v}
anlatırken geriye gitmek {fi} ausholen {v}
anlatma {i} die Ausdeutung {f}
anlatma {i} die Erklärung {f}
anlatma {i} der Erläuterung {m}
anlatma {i} die Erzählung {f}
anlatma {i} die Veranschaulichung {f}
anlatmak {fi} aufschließen {v}
anlatmak {fi} auftischen {v}
anlatmak {fi} ausdeuten {v}
anlatmak {fi} ausdrücken {v}
anlatmak {fi} auseinander legen {v}
anlatmak {fi} auseinander setzen {v}
anlatmak {fi} ausmachen {v}
anlatmak {fi} ausmalen {v}
anlatmak {v} bedeuten {v}
anlatmak {v} belehren {v}
anlatmak {v} berichten {v}
anlatmak {v} bewusst machen {v}
anlatmak {fi} darlegen {v}
anlatmak {fi} erklären {v}
anlatmak {fi} erläutern {v}
anlatmak {v} erzählen {v}
anlatmak {allg} klar machen {allg}
anlatmak {fi} klar machen {v}
anlatmak {fi} klarlegen {v}
anlatmak {v} sagen {v}
anlatmak {fi} schildern {v}
anlatmak {allg} auseinander setzen {allg}
anlatmak {v} veranschaulichen {v}
anlatmak {v} verbalisieren {v}
anlatmak {v} verbildlichen {v}
anlatmak {v} verständigen {v}
anlatmak {fi} Vorstellen {v}
anlatmak {fi} vortragen {v}
anlatmak {fi} wiedergeben {v}
anlatmak {v} zeigen {v}
anlatmaya devam etmek {fi} weitererzählen {v}
anlatmayı sürdürmek {fi} weitererzählen {v}
anlattırmak {fi} abfragen {v}
anlattırmak {fi} abhören {v}
Indirekte Treffer
hadi anlat bakalım! {allg} lass hören {allg}
sakalıma anlat {allg} das kannst du meiner Großmutter erzählen {allg}