TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
zararlı {s} abträglich {adj}
zararlı {s} schädlich {adj}
zararlı {i} der Schädling {m}
zararlı {s} verderblich {adj}
zararlı bitki {i} [bitk]das Unkraut {n}
zararlı eğilim {i} die Schädliche Neigung {f}
zararlı hayvan ve bitkilere karşı savaş {i} die Schädlingsbekämpfung {f}
zararlı hayvan veya bitki {i} der Schädling {m}
zararlı hayvanların istilasına uğraması {i} der Befall {m}
zararlı hayvanların öldürülmesi karşılığı verilen para {i} das Schussgeld {n}
zararlı insanlar {i} das Otterngezücht {n}
zararlı madde {i} der Schadstoff {m}
zararlı maddelerin vücutta tutulması {i} [hek]die Retention {f}
zararlı olmak {allg} schlecht wegkommen {allg}
zararlı ot {i} das Unkraut {n}
zararlı ot makinesi {i} die Unkrautjätmaschine {f}
zararlı otları ayıklamak {fi} abkrauten {v}
zararlı otları ayıklamak {fi} Unkraut jäten {v}
zararlı otlarla mücadele {i} die Unkrautbekämpfung {f}
zararlı otu ayıklamak {fi} ausjäten {v}
zararlı tesir {i} der Gifthauch {m}
zararlılara karşı kimyasal ilaçlar {i} das Schädlingsbekämpfungsmittel {n}
zararlılarla mücadele {i} die Schädlingsbekämpfung {f}
zararlılık {i} die Schädlichkeit {f}
zararlılık {i} die Unzuträglichkeit {f}
Indirekte Treffer
bir konuda zararlı çıkan kişi {i} das Opfer {n}
birisinin zararlı faaliyetlerini engellemek {allg} das Handwerk legen {allg}
bitki veya hayvanlara zararlı canlı organizmaları öldüren kimyasal madde {i} das Pestizid {n}
çevreye zararlı {s} umweltschädlich {adj}
gençler için zararlı {adv} jugendgefährdend {adv}
hem faydalı hem de zararlı bir şey {allg} ein zweischneidiges Schwert {allg}
hücrelere zararlı {s} zytotoxisch {adj}
işe zararlı {i} die Geschäftsschädigung {f}
işe zararlı {s} geschäftsschädigend {adj}
kandaki zararlı maddelerin ayrıştırılması {i} die Hemodialyse {f}
sağlığa zararlı {a} gesundheitsschädigend {a}
sağlığa zararlı {a} unhygienisch {a}
sağlığa zararlı {s} ungesund {adj}
sağlığa zararlı {s} gesundheitsschädlich {adj}
sağlığa zararlı maddeler {ç} die Schadstoffe {pl}
sosyal zararlı {allg} sozialschädlich {allg}
zararlı bitki {i} [bitk]das Unkraut {n}
zararlı eğilim {i} die Schädliche Neigung {f}
zararlı hayvan ve bitkilere karşı savaş {i} die Schädlingsbekämpfung {f}
zararlı hayvan veya bitki {i} der Schädling {m}
zararlı hayvanların istilasına uğraması {i} der Befall {m}
zararlı hayvanların öldürülmesi karşılığı verilen para {i} das Schussgeld {n}
zararlı insanlar {i} das Otterngezücht {n}
zararlı madde {i} der Schadstoff {m}
zararlı maddelerin vücutta tutulması {i} [hek]die Retention {f}
zararlı olmak {allg} schlecht wegkommen {allg}
zararlı ot {i} das Unkraut {n}
zararlı ot makinesi {i} die Unkrautjätmaschine {f}
zararlı otları ayıklamak {fi} Unkraut jäten {v}
zararlı otları ayıklamak {fi} abkrauten {v}
zararlı otlarla mücadele {i} die Unkrautbekämpfung {f}
zararlı otu ayıklamak {fi} ausjäten {v}
zararlı tesir {i} der Gifthauch {m}