DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
die Nuance {f} ayırtı {i}
die Nuance {f} ince fark {i}
die Nuance {f} küçük ipucu {i}
die Nuance {f} nüans {i}
die Nuance {f} renk farkı {i}
die Nuance {f} ton farkı {i}
die Nuance {f} ufak iz {i}
die Nuancenabweichung {f} nüans sapması {i}
nuancenreich {adj} ince taramalı {s}
nuancenreich {adj} nüans açısından zengin {s}
nuancieren {v} tüm nüanslarıyla ortaya koymak {v}
die Nuancierung {f} nüanslama {i}
das Nubuk {n} kadifemsi sığır derisi {i}
das Nubuk {n} nubuk {i}
nüchtern {adj} karnına {s}
nüchtern {a} açken {a}
nüchtern {adj} akıllı {s}
nüchtern {adj} albenisiz {s}
nüchtern {adj} ayık {s}
nüchtern {adj} boş mideyle {s}
nüchtern {adj} cazibesiz {s}
nüchtern {adj} çıplak {s}
nüchtern {adj} gerçekçi {s}
nüchtern {adj} heyecana yer vermeyen {s}
nüchtern {a} heyecansız {a}
nüchtern {a} karnı {a}
nüchtern {adj} kuru {s}
nüchtern {a} makul {a}
nüchtern {a} midesi boş {a}
nüchtern {adj} ruhsuz {s}
nüchtern {adj} sade {s}
nüchtern {adj} sarhoş olmayan {s}
nüchtern {a} soğukkanlı {a}
nüchtern {adj} süssüz {s}
nüchtern {adj} tatsız {s}
nüchtern {adj} tatsız tuzsuz {s}
nüchtern {a} temkinli {a}
nüchtern {adj} uyanık {s}
nüchtern {adj} yavan {s}
die Nüchternheit {f} albenisizlik {i}
die Nüchternheit {f} ayıklık {i}
die Nüchternheit {f} cazibesizlik {i}
die Nüchternheit {f} hayal gücünden uzaklık {i}
die Nüchternheit {f} iticilik {i}
die Nüchternheit {f} itidal {i}
die Nüchternheit {f} soğukkanlılık {i}
die Nüchternheit {f} soğukluk {i}
nuckeln {itr} araba ile keyifle dolaşmak {itr}
nuckeln {itr} emmek {itr}
nuckeln {itr} soğurmak {itr}
die Nuckelpinne {f} düldül {i}
die Nuckelpinne {f} eski araba {i}
die Nudel {f} erişte {i}
die Nudel {f} makarna {i}
die Nudel {f} şehriye {i}
das Nudelbrett {n} hamur açma tahtası {i}
das Nudelholz {n} merdane {i}
das Nudelholz {n} oklava {i}
die Nudeln {pl} erişte {ç}
die Nudeln {pl} makarna {ç}
die Nudeln {pl} şehriye {ç}
Nudeln {itr} semizletmek {itr}
die Nudeln {pl} tel şehriye {ç}
Nudeln {itr} tıka basa yedirmek {itr}
die Nudelsuppe {f} şehriye çorbası {i}
der Nudismus {m} çıplaklık kültürü {i}
der Nudismus {m} nüdizm {i}
der Nudist {m} çıplak görünmek hoşlanan {i}
der Nudist {m} çıplaklık kültürü savunucusu {i}
der Nudist {m} nüdist {i}
die Nudität {f} çıplaklık {i}
Nugat {mn} ceviz ve kakao ile yapılan tatlı {mn}
Nugat {mn} nugat {mn}
das Nugget {n} [Handel]külçe altın {i}
nuklear {adj} nükleer {s}
nukleare Waffen {allg} nükleer silahlar {allg}
nukleares Bomb {allg} [mil.]nükleer bomba {allg}
die Nuklearmedizin {f} nükleer tıp {i}
die Nuklearwaffe {f} nükleer silah {i}
das Nuklein {n} [Bio]çekirdek özü {i}