arkasında {adv} | dahinter {adv} |
|
arkasında {s} | hintendrauf {adj} |
|
arkasında {adv} | hintennach {adv} |
|
arkasında {öt} | hinter {prp} |
|
arkasında {önk} | post- {prä} |
|
arkasında {adv} | zurück {adv} |
|
arkasında bir şey gizli olmak {fi} | dahinter stecken {v} |
|
arkasında bırakarak uzaklaşmak {fi} | zurücklassen {v} |
|
arkasında bırakmak {fi} | hinter sich lassen {v} |
|
arkasında durmak {fi} | dahinter stehen {v} |
|
arkasında olmak {allg} | hinter jdm stehen {allg} |
|
arkasında olmak {fi} | unterfassen {v} |
|
arkasından {s} | hintendrauf {adj} |
|
arkasından {adv} | hintendrein {adv} |
|
arkasından {s} | hinterher {adj} |
|
arkasından {adv} | nach {adv} |
|
arkasından {adv} | späterhin {adv} |
|
arkasından ağlamak {fi} | nachweinen {v} |
|
arkasından atmak {fi} | nachwerfen {v} |
|
arkasından ayarlamak {fi} | nachstellen {v} |
|
arkasından bakışlarla takip etmek {fi} | nachblicken {v} |
|
arkasından bakmak {fi} | nachblicken {v} |
|
arkasından bakmak {fi} | nachsehen {v} |
|
arkasından duymak {fi} | durchhören {v} |
|
arkasından gelerek yakalamak {v} | ereilen {v} |
|
arkasından gelmek {fi} | nachkommen {v} |
|
arkasından getirmek {fi} | nachbringen {v} |
|
arkasından getirmek {fi} | nachtragen {v} |
|
arkasından gitmek {fi} | hinterherkommen {v} |
|
arkasından gitmek {allg} | folgen {allg} |
|
arkasından gitmek {fi} | Nachfahren {v} |
|
arkasından gitmek {fi} | nachziehen {v} |
|
arkasından gönderme {i} | die Nachsendung {f} |
|
arkasından göndermek {fi} | nachschicken {v} |
|
arkasından göndermek {fi} | nachsenden {v} |
|
arkasından izlemek {fi} | nachblicken {v} |
|
arkasından konuşma {i} | die Diffamierung {f} |
|
arkasından konuşma {i} | die Nachrede {f} |
|
arkasından konuşmak {v} | beklatschen {v} |
|
arkasından konuşmak {v} | diffamieren {v} |
|
arkasından konuşmak {fi} | Durchhecheln {v} |
|
arkasından konuşmak {allg} | über jdn herziehen {allg} |
|
arkasından koşmak {fi} | nachlaufen {v} |
|
arkasından laf söylemek {v} | beschwatzen {v} |
|
arkasından övmek {fi} | nachrühmen {v} |
|
arkasından söylenmek {fi} | Durchhecheln {v} |
|
arkasından söz söyleme {i} | die Diffamation {f} |
|
arkasından sürüklemek {fi} | nachschleifen {v} |
|
arkasından sürüklemek {fi} | nachschleppen {v} |
|
arkasından sürüklemek {fi} | nachziehen {v} |
|
arkasından takdirle bahsetmek {fi} | nachrühmen {v} |
|
arkasından taşımak {fi} | nachtragen {v} |
|
arkasından yetişmek {fi} | einholen {v} |
|
arkasından yetişmek {fi} | ereilen {v} |
|
arkasında bir şey gizli olmak {fi} | dahinter stecken {v} |
|
arkasında bırakarak uzaklaşmak {fi} | zurücklassen {v} |
|
arkasında bırakmak {fi} | hinter sich lassen {v} |
|
arkasında durmak {fi} | dahinter stehen {v} |
|
arkasında olmak {fi} | unterfassen {v} |
|
arkasında olmak {allg} | hinter jdm stehen {allg} |
|
bir şeyin arkasında bulunmak {allg} | einer Sache nachstehen {allg} |
|
birbiri arkasında {adv} | hintereinander {adv} |
|
bunun arkasında bir şey olduğunu bilmek {allg} | wissen woher der Wind weht {allg} |
|
demir parmaklıklar arkasında olmak {allg} | hinter schwedischen Gardinen {allg} |
|
gemi arkasında sürüklenen balık ağı {i} | das Treibnetz {n} |
|
perde arkasında {allg} | hinter der Szene {allg} |
|
perde arkasında olan her şeyi planlayan kişi {i} | der Hintermann {m} |
|
periton yaprağının arkasında bulunan {a} | retroperitoneal {a} |
|