TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
sokak {i} die Gasse {f}
sokak {i} die Straße {f}
sokak {i} der Weg {m}
sokak adı {i} der Straßenname {m}
sokak adları dizini {i} das Straßenverzeichnis {n}
sokak çalgıcısı {i} [müz]der Fiedler {m}
sokak çalgıcısı {i} der Straßenmusikant {m}
sokak çatışması {i} die Straßenschlacht {f}
sokak çocuğu {i} der Gassenbube {m}
sokak çocuğu {i} der Gassenjunge {m}
sokak çocuğu {i} der Straßenjunge {m}
sokak çocuğu {i} das Straßenkind {n}
sokak dili {i} die Umgangssprache {f}
sokak dili {i} die Vulgärsprache {f}
sokak dilinde {s} umgangsprachlich {adj}
sokak futbolu {i} [sp]der Straßenfußball {m}
sokak gösterisi {i} der Guckkasten {m}
sokak gösterisinde şapka veya tabakla para toplama {i} die Tellersammlung {f}
sokak ışıklandırma {i} die Straßenbeleuchtung {f}
sokak kaldırımı {i} das Straßenpflaster {n}
sokak kapısı {i} die Haustür {f}
sokak kemancısı {i} [müz]der Fiedler {m}
sokak kıyafeti {i} der Ausgehanzug {m}
sokak kızı {allg} ein Mädchen von der Straße {allg}
sokak kızı {i} die Kokotte {f}
sokak kızı {i} das Straßenmädchen {n}
sokak köpeği {i} der Köter {m}
sokak lambası {i} die Straßenlaterne {f}
sokak lambası direği {i} der Laternenpfahl {m}
sokak Latincesi {i} das Vulgärlatein {n}
sokak orospusu {i} die Nutte {f}
sokak piyasası {i} [tic]die Freiverkehrsbörse {f}
sokak sakinleri trafiği {i} der Anliegerverkehr {m}
sokak sakinlerinin park amacıyla araçla girebildiği cadde {i} die Anliegerstraße {f}
sokak şarkıcısı {i} der Bänkelsänger {m}
sokak satıcısı {i} der Hausierer {m}
sokak satıcısı {i} die Hausiererin {f}
sokak satıcısı {i} der Straßenhändler {m}
sokak satıcısı {i} der Straßenverkäufer {m}
sokak serseriliği {i} das Rowdytum {n}
sokak serserisi {i} der Rowdy {m}
sokak türküsü {i} der Gassenhauer {m}
sokakla aynı hizada {adv} ebenerdig {adv}
sokaklarda yatmak {allg} auf der Straße liegen {allg}
sokakta gösterilen oyun {i} der Guckkasten {m}
sokakta kayıt {i} die Außenaufnahme {f}
sokaktaki adam {allg} der Mann auf der Straße {allg}
sokaktaki adam {i} der Durchschnittsmensch {m}
sokaktaki adam {i} der Dutzendmensch {m}
sokaktaki adam {i} das Fußvolk {n}
sokaktaki adam {i} der Otto Normalverbraucher {m}
Indirekte Treffer
çıkmaz sokak {allg} blinde Gasse {allg}
çıkmaz sokak {i} die Sackgasse {f}
dar sokak {i} das Gässchen {n}
işlek sokak {allg} belebte Straße {allg}
kesen sokak {i} die Querstraße {f}
öne doğru eğik sokak lambası {i} die Peitschenleuchte {f}
sokak adı {i} der Straßenname {m}
sokak adları dizini {i} das Straßenverzeichnis {n}
sokak çalgıcısı {i} der Straßenmusikant {m}
sokak çalgıcısı {i} [müz]der Fiedler {m}
sokak çatışması {i} die Straßenschlacht {f}
sokak çocuğu {i} das Straßenkind {n}
sokak çocuğu {i} der Straßenjunge {m}
sokak çocuğu {i} der Gassenjunge {m}
sokak çocuğu {i} der Gassenbube {m}
sokak dili {i} die Umgangssprache {f}
sokak dili {i} die Vulgärsprache {f}
sokak dilinde {s} umgangsprachlich {adj}
sokak futbolu {i} [sp]der Straßenfußball {m}
sokak gösterisi {i} der Guckkasten {m}
sokak gösterisinde şapka veya tabakla para toplama {i} die Tellersammlung {f}
sokak ışıklandırma {i} die Straßenbeleuchtung {f}
sokak kaldırımı {i} das Straßenpflaster {n}
sokak kapısı {i} die Haustür {f}
sokak kemancısı {i} [müz]der Fiedler {m}
sokak kıyafeti {i} der Ausgehanzug {m}
sokak kızı {i} das Straßenmädchen {n}
sokak kızı {i} die Kokotte {f}
sokak kızı {allg} ein Mädchen von der Straße {allg}
sokak köpeği {i} der Köter {m}
sokak lambası {i} die Straßenlaterne {f}
sokak lambası direği {i} der Laternenpfahl {m}
sokak Latincesi {i} das Vulgärlatein {n}
sokak orospusu {i} die Nutte {f}
sokak piyasası {i} [tic]die Freiverkehrsbörse {f}
sokak sakinleri trafiği {i} der Anliegerverkehr {m}
sokak sakinlerinin park amacıyla araçla girebildiği cadde {i} die Anliegerstraße {f}
sokak şarkıcısı {i} der Bänkelsänger {m}
sokak satıcısı {i} die Hausiererin {f}
sokak satıcısı {i} der Hausierer {m}
sokak satıcısı {i} der Straßenverkäufer {m}
sokak satıcısı {i} der Straßenhändler {m}
sokak serseriliği {i} das Rowdytum {n}
sokak serserisi {i} der Rowdy {m}
sokak türküsü {i} der Gassenhauer {m}
yan sokak {i} die Seitenstraße {f}
yan sokak {i} die Seitengasse {f}
yan sokak {i} die Nebenstraße {f}
yan sokak {i} die Nebengasse {f}