DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
meine {a} benim {a}
meine {a} benimki {a}
meine Alte {allg} karım {allg}
meine bessere Hälfte {allg} benimki! {allg}
meine Bestrebung galt dem Erfolg {allg} çabalarım başarı içindi {allg}
meine Dame {allg} hanımefendi! {allg}
meine Damen und Herren {allg} bayanlar baylar! {allg}
meine Damen und Herren {allg} bayanlar ve baylar! {allg}
meine Damen und Herren! {allg} bayanlar baylar! {allg}
meine eigene Tochter {allg} benim öz kızım {allg}
meine Erlebnisse in Afrika {allg} Afrika'da gördüklerim {allg}
meine erste Liebe {allg} ilk aşkım {allg}
meine erste Liebe {allg} ilk göz ağrım {allg}
meine Frau {allg} benim karım {allg}
Meine Frau ist schwanger {allg} Karım hamile {allg}
Meine Freundin hat einen Schwangerschaftstest gemacht {allg} Kız arkadaşım gebelik testi yaptı {allg}
meine Geduld ist erschöpft {allg} sabrım tükendi! {allg}
meine Hand {allg} elim kaşınıyor {allg}
meine Hand {allg} kribbelt elim uyuşuyor {allg}
meine heimatlichen Berge {allg} memleketimin dağları {allg}
meine Herren {allg} baylar! {allg}
meine Herren! {allg} baylar! {allg}
meine Herrschaften {allg} bayanlar baylar! {allg}
meine Herrschaften! {allg} bayanlar baylar! {allg}
die meine Kleine {f} [Redw.]yavrum {i}
meine Leute {allg} aile fertleri {allg}
meine liebe {allg} aşkım {allg}
meine Lieben {allg} ailem {allg}
meine Lieben {allg} çocuklarım {allg}
meine Maus {allg} küçüğüm {allg}
meine Mutter {allg} annem {allg}
meine Mutter lebt noch {allg} annem daha yaşıyor {allg}
Meine Oma ist seit 15 Jahren gelähmt {allg} Ninem 15 yıldır felçli {allg}
meine Selige {allg} rahmetli karım {allg}
meine selige Mutter {allg} rahmetli annem {allg}
meine Süße {allg} şekerim {allg}
meine Süße {allg} tatlım {allg}
meine Uhr geht vor {allg} saatim ileri gidiyor {allg}
meine Wenigkeit {allg} bendeniz {allg}
der Meineid {m} yalan yere yemin {i}
der Meineid {m} yalancı tanıklık {i}
Meineid leisten {allg} yalan yere yemin etmek {allg}
Meineid schwören {v} yalan yere yemin etmek {fi}
meineidig {allg} yalan yere yemin eden {allg}
meineidig {adj} yalancı yemin eden {s}
meineidig werden {allg} yalan yere yemin etmek {allg}
der Meineidiger {m} yalan yeminci {i}
der Meineidiger {m} yalan yere yemin eden {i}
meinem Ermessen nach {allg} fikrime göre {allg}
meinen {v} bir şeyi kastetmek {v}
meinen {v} birisini kastetmek {v}
meinen {v} demek {v}
meinen {v} demek istemek {fi}
meinen {v} düşüncesinde olmak {v}
meinen {v} düşünmek {v}
meinen {v} fikrinde olmak {v}
meinen {v} görüşünde olmak {v}
meinen {v} inanmak {v}
meinen {v} kastetmek {fi}
meinen {v} sanmak {v}
meinen {v} söylemek {v}
meinen {v} zannetmek {fi}
meiner {Art.} benim {tan.}
meiner {a} benimki {a}
meiner Ansicht nach {allg} bana göre {allg}
meiner Ansicht nach {allg} bence {allg}
meiner Ansicht nach {allg} benim fikrime göre {allg}
meiner Ansicht nach {allg} benim görüşüme göre {allg}
meiner Meinung nach {allg} bana göre {allg}
meiner Meinung nach {allg} bence {allg}
meinerseits {adv} bence {adv}
meinerseits {adv} benden {adv}
meinerseits {adv} benim tarafımdan {adv}
meines {a} benimki {a}
meines Erachtens {allg} bana göre {allg}
meines Erachtens {allg} bana kalırsa {allg}
meines Erachtens {allg} bence {allg}
meines Erachtens {allg} düşünceme göre {allg}
meines Erachtens {allg} fikrime göre {allg}
meines Erachtens {allg} kanaatimce {allg}
Indirekte Treffer
ach du meine Güte {allg} aman yarabbim! {allg}
ach du meine Güte! {allg} aman yarabbim! {allg}
Ach du, meine Güte. {allg} aman allahım! {allg}
all meine Wünsche {allg} tüm arzum {allg}
auf meine Gefahr {allg} sorumluluk bana ait olmak üzere {allg}
das geht über meine Kräfte {allg} gücüm yetmiyor {allg}
das ist meine Sache {allg} bu benim sorunum! {allg}
Dich meine ich {allg} seni kastediyorum {allg}
Du meine Güte {allg} aman yarabbim {allg}
Du meine Güte! {allg} aman yarabbim {allg}
es ist nicht meine Art {allg} bu benim tarzım değil {allg}
ich für meine Person {allg} şahsım adına {allg}
ich für meine Person {allg} bence {allg}
ich für meine Person {allg} bana kalırsa {allg}
ich kenne meine Pappenheimer {m} ne mal olduğunu bilirim {i}
der Mein ein, mein alles (Meine Liebe, mein Engel, mein Schmetterling) {Abk} [Redw.]AMK (Aşkım, Meleğim, Kelebeğim) {kıs}
meine Alte {allg} karım {allg}
meine bessere Hälfte {allg} benimki! {allg}
meine Bestrebung galt dem Erfolg {allg} çabalarım başarı içindi {allg}
meine Dame {allg} hanımefendi! {allg}
meine Damen und Herren {allg} bayanlar ve baylar! {allg}
meine Damen und Herren {allg} bayanlar baylar! {allg}
meine Damen und Herren! {allg} bayanlar baylar! {allg}
meine eigene Tochter {allg} benim öz kızım {allg}
meine Erlebnisse in Afrika {allg} Afrika'da gördüklerim {allg}
meine erste Liebe {allg} ilk göz ağrım {allg}
meine erste Liebe {allg} ilk aşkım {allg}
meine Frau {allg} benim karım {allg}
Meine Frau ist schwanger {allg} Karım hamile {allg}
Meine Freundin hat einen Schwangerschaftstest gemacht {allg} Kız arkadaşım gebelik testi yaptı {allg}
meine Geduld ist erschöpft {allg} sabrım tükendi! {allg}
meine Hand {allg} kribbelt elim uyuşuyor {allg}
meine Hand {allg} elim kaşınıyor {allg}
meine heimatlichen Berge {allg} memleketimin dağları {allg}
meine Herren {allg} baylar! {allg}
meine Herren! {allg} baylar! {allg}
meine Herrschaften {allg} bayanlar baylar! {allg}
meine Herrschaften! {allg} bayanlar baylar! {allg}
meine Kleine {f} [Redw.]yavrum {i}
die meine Leute {allg} aile fertleri {allg}
meine liebe {allg} aşkım {allg}
meine Lieben {allg} çocuklarım {allg}
meine Lieben {allg} ailem {allg}
meine Maus {allg} küçüğüm {allg}
meine Mutter {allg} annem {allg}
meine Mutter lebt noch {allg} annem daha yaşıyor {allg}
Meine Oma ist seit 15 Jahren gelähmt {allg} Ninem 15 yıldır felçli {allg}
meine Selige {allg} rahmetli karım {allg}
meine selige Mutter {allg} rahmetli annem {allg}
meine Süße {allg} tatlım {allg}
meine Süße {allg} şekerim {allg}
meine Uhr geht vor {allg} saatim ileri gidiyor {allg}
meine Wenigkeit {allg} bendeniz {allg}
Sie möge meine Mutter meine Schwester sein {allg} anam bacım olsun {allg}